
Günümüzde yeni çocuk sahibi olan çiftler, hem kendi ebeveynleri hem de eşlerinin ebeveynleriyle daha sık görüşmeye başlıyorlar, hatta kök ailelerinin daha yakınına taşınabiliyorlar. Fakat yeni ebeveynlerin kendi aileleriyle daha sık görüşmeye başlaması aynı zamanda duygusal olarak daha yakınlaştıkları anlamına gelir mi? Amerika’da ilk kez çocuk sahibi olan 93 çiftle yapılan bi çalışmada ebeveynliğe geçiş dönemindeki anne ve babaların deneyimleri araştırılmış ve ilginç cinsiyet farkları bulunmuş. Yeni annelerin, hem kendi aileleri hem de kayınaileleri ile yakın ilişkiler kurduğu fakat yeni babaların her iki aileden de daha az destek talep ettiği belirlenmiş. Bu bulgular, ebeveynliğe geçiş sürecinde ebeveynlik sorumluluklarının paylaşımında olduğu kadar destek mekanızlarının da kadınların üzerinde olduğunu, erkeklerinse zor dönemlerde bile destek aramaktan kaçınabildiğini gözler önüne seriyor. Anlaşılan toplumsal cinsiyet rolleri, yeni ebeveynlerin yardım alma ve destek arama davranışlarını etkileyebiliyor.
https://link.springer.com/article/10.1007/s11199-016-0587-0
Çeviren: Gizem Erdem
